Views: 0
Türkiye Ürün İhtitas Borsası Genel Müdürü Ali Kırali, “Türkiye’deki ürünlerin yaklaşık yüzde 30’u lisanslı depolarda depolanabiliyor ve de borsada hızlı işlem görüyor.” dedi.
Türkiye Ürün İhtitas Borsası (TÜRİB) Genel Müdürü Ali Kırali ise kurum sistemlerini borsa ve paydaşlarından oluştuklarını aktardı.
Anadolu Ajansının Global İletişim Ortağı olduğu Avrasya Merkezi Saklama Kuruluşları Birliği (AECSD) & Afrika ve Ortadoğu Saklama Kuruluşları Birliği (AMEDA) İstanbul Zirvesi 2024, MKK’nin ev sahipliğinde İstanbul Finans Merkezi’nde üçüncü gününde devam etti.
Zirve kapsamında düzenlenen “Deneyim Paylaşımı ve En İyi Uygulamaların Değişimi” başlıklı panelde konuşan Kırali, paydaşları arasında 112 tane ticaret borsasının yanı sıra 221 tane de lisanslı deponun bulunduğunu kaydederek, “Bu depolardaki ürünler işlem görüyor. 221 lisanslı depo işletmesi var ama bunların 300 lokasyonda depoları var. Yani bütün Türkiye çapında 300 tane depodaki ürünler borsamızda işlem görüyor. 240 bine yakın yatırımcı var. Şu anda doğrudan borsamızda alım-satım yapabiliyorlar. Şu anda 25 tane aracı kurum ve banka bu takas hesaplama işini piyasamızdaki gerçekleştiriyor.” diye konuştu.
Elektronik ürün senetleri hakkında bilgi veren Kırali, şunları kaydetti:
“Türkiye çapında 300 depodaki ürünler bu depoya girdiği zaman depolarda ikili bir yapı var. Bir, yetkili sınıflandırıcılı ürün depoya geldiğinde çiftçi ürünü öncelikle bu lisanslı sınıflandırıcılardan bir analiz yaptırıyor ve ürünün cinsi neyse burada belirleniyor. İlk kayıt, bu analizin MKK tarafından kayda alınması ve bu analiz sonucuna göre bu ürünün üzerine elektronik bir sertifika çıkarılması. Ürünün sınıfı, cinsi her şeyi kayıtlı oluyor. Bu üretildikten sonra ürün depoya giriyor. Uygun şekilde depolanıyor. Depoda kaldığı sürece ürünün kime ait olduğunu ve ne olduğunu MKK kayıt tutuyor. Ürünün depolara gelmeleri üzerine elektronik sertifikalar çıkarılıyor. Ürün depoda duruyor. Hiçbir yere kıpırdamıyor ama bu elektronik sertifikalar bizim TÜRİB’de sürekli olarak el değiştiriyor. Ta ki ürünün nihai sahibi kim ise bunu çekip nihai konuma sokana kadar.”
Türkiye’nin hububat rekoltesinin 35-40 milyon ton arasında olduğuna değinen Kırali, lisanslı depo kapasitesinin ise 12 milyon tona ulaştığını söyledi.
Kırali, “Yani Türkiye’deki ürünlerin yaklaşık yüzde 30’u lisanslı depolarda depolanabiliyor ve de borsada hızlı işlem görüyor. 2019’da kurulduktan sonra pozitif bir döngü yakaladık lisanslı depolarda.” ifadesini kullandı.
Halk Yatırım Menkul Değerler AŞ Genel Müdür Yardımcısı Zafer Mustafaoğlu da kitlesel fonlamanın girişimcilerin, projelerini dijital platformlara sunarak yatırım toplama yöntemi olduğundan söz etti.
Kitlesel fonlamada düşük miktarda yatırım toplandığına değinen Mustafaoğlu, hızla büyüyen startupların yüksek potansiyelinden yararlanılmasının sağlandığını vurguladı.
Mustafaoğlu, “İyi seçilmiş ve iyi filtrelenmiş bir startup portföyü olması lazım. MKK sayesinde siz dijital firma hisselerinizi paylaşıyorsunuz. Bu ne yapıyor? Bizim durumumuzda istihdamı destekler ve katma değerli ihracatı ve kalkınmayı destekler. Startuplar için neden önemlidir? Çünkü hızlı finansman sağlar. Ve piyasada farkındalık yaratır ve daha geniş bir müşteri ve yatırımcı kitlesine ulaşarak projelerinizi tanıtma imkanı verir. Dünyada belki de MKK’nın hizmetleri sayesinde hisseleri dijital olarak görebilen tek ülke biziz. Kitle fonlamasının Türkiye’deki kitle fonlamasının kullanışı açısından. Kullanıcılar ve platformlar kayıt olabilir. MKK ile entegre bir sistemdir.” şeklinde konuştu.
“MKK tüm enstrümanları bir araya getirip tek platform üzerinden hareket edilmesini sağlamaya çalışıyor”
Mısır Merkezi Menkul Kıymetler Saklama Kuruluşu Üst Yöneticisi Yasser Zaazaa, Mısır’daki Merkezi Kayıt Kuruluşunun (MKK) tüm enstrümanları bir araya getirip tek platform üzerinden hareket edilmesini sağlamaya çalıştığını belirterek, “Mevcut kuralları da tek platforma uygun olacak şekilde derleyip, güncellemeleri gerçekleştirip sonrasında bu platformda hem vergilendirme hem işlem yapma hem de takas işlemlerini gerçekleştirmek için çabaları sürmektedir.” dedi.
Panelde konuşan Yasser Zaazaa, Mısır’daki MKK’nın işlemleri hakkında bilgi verdi.
Mısır’da MKK’ya dair çok kapsamlı bir düzenleme olduğunun altını çizen Zaazaa, operasyonel olarak bazı sorumluluklarında hazırlıkların devam etmekte olduğunu belirterek, “Mısır MKK, yerel piyasa seviyesinde iki işlem platformu sunmakta. Mısır Merkez Bankası bunlardan bir tanesini sunuyor. Yeni MKK platformuyla birlikte enstrümanların hepsini bir arada toplayıp tek platform üzerinden hareket edilmesini sağlamaya çalışıyor. Mevcuttaki kuralları da tek platforma uygun olacak şekilde derleyip, güncellemeleri gerçekleştirip sonrasında bu platformda hem vergilendirme hem işlem yapma hem de takas işlemlerini gerçekleştirmek için çabaları sürmektedir. İlk kez Mısır piyasasında bu enstrümanların her biri Mısır Borsası platformunda işlem görüyor. Böylece piyasadaki fiyatlandırma ve işlemler de çok daha net bir şekilde gerçekleştirilebilmekte.” ifadelerini kullandı.
Batı Afrika Merkezi Menkul Kıymetler Saklama Kuruluşu İcra Kurulu Başkanı Birahim Diouf da kurumlarının, entegre piyasa yerine birden fazla ülkenin ortak piyasası olarak görev yaptığı bilgisini paylaştı.
Kurumun Fildişi Sahili’nde yer aldığını söyleyen Diouf, Kuruluş’ta Fildişi Sahili, Gine, Mali, Benin, Nijer, Senegal ve Togo’nun yer aldığını belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ortak bir para birimimiz var. Avroya endeksli bir para birimimiz var. Fransa Hazine Bakanlığıyla para birimi istikrarı açısından bir anlaşmamız var. 130 milyonluk bir nüfusu kapsıyor bölgemiz. Gaysafi milli hasılamız toplam 160 milyar dolar. Kıtanın batı sahilinde önemli bir coğrafi bölgede yer alıyoruz. Eğer piyasamızı entegre marketlerle karşılaştırırsak burada en iyi uygulamalardan yola çıkarak tek bir piyasa oluşturmaya gayret ettik bölgemizde. Aynı çerçeveyi takip ederek bölgedeki tek bir düzenleyici yapıyla bölgesel bir borsa ve bölgesel bir merkezi kayıt kuruluşu ve ayrıca merkezi saklama kuruluşu oluşturduk.”